Başlatılan sürece ilişkin Bölge Baroları ile Ankara’da buluşarak siyasi parti temsilcileri ile görüşecek olan Van Barosu Başkanı Sinan Özaraz, görüşme öncesi önemli açıklamalarda bulundu. Özaraz, “Artık ‘Terörsüz Türkiye’ söyleminden ülkenin çıkması ve hukuki, demokratik adımların bekletilmeksizin atılması gerekiyor” şeklinde konuştu.
VAN HABER – Mezopotamya Ajansı’ndan Adnan Bilen’in haberine göre, Van Barosu Başkanı Sinan Özaraz, 17-18 Haziran tarihlerinde Ankara’da siyasi parti temsilcileriyle yapacakları görüşmeler öncesinde açıklamalarda bulundu. Görüşmelerin temel amacının demokratik ve hukuki adımların atılmasına yönelik olduğunu belirten Özaraz, “Artık ‘Terörsüz Türkiye’ söyleminden ülkenin çıkması ve hukuki, demokratik adımların bekletilmeksizin atılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
BARO BAŞKANLARI ANKARA’DA TEMASLARDA BULUNACAK
Bölgeden 15 baro başkanı, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ve siyasi parti temsilcileriyle görüşmek üzere Ankara’ya gidecek. Görüşmelerin ardından kapsamlı bir rapor hazırlanacak.
‘DEMOKRATİK VE HUKUKİ ADIMLARI KONUŞACAĞIZ’
Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’taki çağrısının önemine vurgu yapan Özaraz, bu çağrının Türkiye ve PKK arasında bir barış ve demokratik toplum iklimi oluşturduğunu söyledi. Ancak sürecin sadece PKK’nın feshi üzerinden ilerleyemeyeceğini, asıl olarak inkar ve ret üzerine kurulu sistemin dönüşmesi gerektiğini ifade etti. Özaraz, “Kürt sorunu PKK ile başlayan bir sorun değildir; PKK bu inkar ve reddin sonucudur. Bu nedenle sonuca odaklanıp asıl nedenin unutulmaması gerekiyor. Bu görüşmenin amacı bundan sonra atılması gereken demokratik ve hukuki adımlardır” dedi.
ASKERİ OPERASYONLARA TEPKİ: BÖYLE OLMAZ
TSK’nİn Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik askeri operasyonlarını da eleştiren Özaraz, bu tür operasyonların tamamen durdurulması gerektiğini belirterek, “Halen gelen duyumlara ve basına yansıyan haberlerde Türkiye’nin halen askeri operasyonları devam ediyor. Bu böyle olmaz; bunların tamamen durdurulması gerekiyor. Bundan sonraki adımların artık tamamen demokratik ve hukuk üzerine gerçekleştirilmesi gerekiyor. Tüm bunların adresi meclistir. Meclisin bu sorunu derhal dile getirmesi ve çözüm bulması gerekiyor” şeklinde konuştu.
‘BU RET DURUMU ORTADAN KALKMALI’
Özaraz, Türkiye’de Kürt halkının dili, varlığı ve kültürel haklarının reddedilmesinin Meclis tarafından ortadan kaldırılması gerektiğini vurguladı. Özellikle Kürtçenin tüm kamu kurumlarında rahatça konuşulması ve resmi dil olarak kabul edilmesinin önemine dikkat çekti. Diyarbakır uçağında yaşanan Kürtçeye yönelik ırkçılık olayını hatırlatarak, bu sorunun aşılması için sadece yasal düzenlemelerin yeterli olmadığını, ülkenin tamamına yayılacak bir demokratikleşme sürecinin şart olduğunu ifade etti.
‘BAZI ACİL ADIMLARIN ATILMASI GEREKİYOR’
Kürt siyasetçilerin tutuklu olması, AİHM kararlarına uyulmaması ve hasta tutsakların durumu gibi acil sorunlara değinen Özaraz, “Son olarak kabul edilen infaz paketi kapsayıcı değil çünkü hasta tutsakların tamamını kapsamıyor. Oysa hastalık dediğimiz şey aslında cezaevinde yaşamını sürdürememedir. Burada cezanın niteliğine bakılmaması gerekiyor. Yine şartlı salıverilme, Cezaevi kurulları, kayyım sorunu, adil yargılanma hakkı sorunları var. Burada yaşanan cezasızlık politikaları var. Türkiye’nin bunların tamamını aşabilmesinin yolu Kürt sorununun çözülmesidir. Bu durumun artık ‘Terörsüz Türkiye’ söyleminden ülkenin çıkması ve hukuki, demokratik adımların bekletilmeksizin atılması gerekiyor” dedi.
ÖCALAN İLE GÖRÜŞME BAŞVURUSU
Abdullah Öcalan ile görüşme talebinde bulunup bulunmayacakları sorusuna ise Özaraz, “Bunun için düşüncelerimiz var. Bazı aşamaları tamamladıktan sonra elbette bunun için de bir girişimimiz olacak” cevabını verdi.
Meclis’te yapacakları görüşmelerde anayasal, kültürel, demokratik, siyasal haklar ve kayyım haksızlığı gibi konuları dile getireceklerini belirten Özaraz, görüşmelerin ardından detaylı bir rapor hazırlayarak kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi. AİHM kararlarını uygulamak ve kayyım uygulamasından geri dönmek gibi yasal düzenleme gerektirmeyen adımların atılmasının halkın gözünde inandırıcılığı artıracağını da sözlerine ekledi.